Altın Yumurta Masalı
Bir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, küçük bir köyde yaşayan fakir ama çalışkan bir çiftçi varmış. Bu çiftçinin en büyük hayali, çok çalışarak zengin olmakmış. Ancak ne kadar çabalarsa çabalasın, kazandığı para bir türlü yetmezmiş. Küçük tarlasında ektiği ürünler az verim alır, birkaç tavuğu ve ineği olsa da bunlardan büyük bir kazanç elde edemezmiş.
Bir gün, çiftçi pazardan sıradan bir tavuk almış ve onu kümesine koymuş. Fakat bu tavuk diğerlerinden farklıymış. Ertesi sabah çiftçi kümese gittiğinde gözlerine inanamamış! Tavuk, parlak ve ışıl ışıl bir altın yumurta yumurtlamış!
Çiftçi önce bunun bir şaka olduğunu düşünmüş ama yumurtayı eline aldığında onun gerçekten saf altından olduğunu fark etmiş. Büyük bir heyecanla yumurtayı şehre götürmüş ve bir kuyumcuya satmış. Eline yüklü miktarda para geçmiş. O gece heyecandan uyuyamamış.
Ertesi sabah büyük bir merakla tekrar kümese gitmiş ve inanılmaz bir manzara ile karşılaşmış: Tavuk yine bir altın yumurta bırakmış! Çiftçi, her gün tavuğun yumurtladığı altın yumurtaları satıp zenginleşmeye başlamış. Artık fakir bir adam değil, köyün en varlıklı insanlarından biri olmuş.
Fakat çiftçi, zamanla sabırsızlanmaya başlamış. “Eğer tavuk her gün bir yumurta veriyorsa, içinde daha fazlası olmalı!” diye düşünmüş. Günler geçtikçe açgözlülüğü artmış. Her gün bir yumurta almak ona yeterli gelmemeye başlamış.
Sonunda, çiftçi büyük bir hata yapmış. “Tavuğun içini açarsam, bir sürü altın yumurta bulabilirim!” diyerek bıçağını alıp tavuğu kesmiş. Ama beklediği gibi olmamış. Tavuğun içinde tek bir altın bile yokmuş!
Çiftçi büyük bir üzüntüyle kümesine dönmüş ama artık her sabah kendisine servet getiren tavuk yokmuş. Zenginlik hayalleri bir anda yok olmuş. Yaptığı hatayı çok geç anlamış ama iş işten geçmiş.
O günden sonra çiftçi tekrar eski fakir hayatına dönmek zorunda kalmış. Çalışsa da kazancı eskisi gibi az olmuş. Köylüler onun bu açgözlülüğünü ve sabırsızlığını ders olarak anlatır olmuşlar.
Ve o günden sonra herkes “Açgözlü insan, elindekinin kıymetini bilemez.” demeye başlamış.