Sihirli Fasulye Masalı
Bir zamanlar, annesiyle birlikte yaşayan Emir adında bir delikanlı vardı. Babalarını yıllar önce kaybetmişlerdi ve ellerinde kalan tek varlıkları, Akçay adını verdikleri beyaz bir inekti. Zamanla maddi sıkıntıları artmış, annesi de ineği satmaya karar vermişti. Emir’e ineği pazara götürüp satmasını söyledi.
Emir, Akçay’ı alıp pazara doğru yola çıktı. Yolda, sakalları göğsüne kadar uzanan yaşlı bir adamla karşılaştı. Adam, Emir’e sihirli olduğunu iddia ettiği beş fasulye tanesi gösterdi ve ineği karşılığında bu fasulyeleri teklif etti. Emir, “sihir” kelimesinin cazibesine kapılarak teklifi kabul etti ve fasulyeleri alarak eve döndü.
Eve geldiğinde, annesine olanları anlattı. Annesi, ineği fasulye taneleri karşılığında takas ettiğini duyunca çok sinirlendi ve fasulyeleri pencereden dışarı fırlattı. Emir’i de odasına göndererek ceza verdi. Ertesi sabah uyandıklarında, bahçede göğe kadar uzanan devasa bir fasulye sırığı gördüler. Emir, merakla sırığa tırmanmaya başladı ve sonunda bulutların üzerinde, her şeyin normalden çok daha büyük olduğu bir diyara ulaştı.
Bu diyarda büyük bir konak gördü ve kapısını çaldı. Kapıyı koca cüsseli bir adamın eşi açtı. Emir, aç olduğunu söyleyerek yiyecek bir şeyler istedi. Kadın ona yemek verdi ancak kocasının yabancıları sevmediğini ve yakalarsa ona zarar vereceğini söyleyerek dikkatli olmasını tembihledi. Emir yemeğini yerken, konağın içinden kalın ve korkutucu bir ses duyuldu:
“Burada bir yabancı var, insan kokusu alıyorum!”
Kadın, Emir’i hemen fırına sakladı ve kocasına et kokusu aldığını söyledi. Dev gibi adam yemeğini yedikten sonra altın keselerini çıkarıp saymaya başladı ve ardından uykuya daldı. Emir, adam uyurken bir kese altın alıp fasulye sırığından aşağı indi. Annesiyle birlikte bu altınlarla bir süre rahat bir yaşam sürdüler. Ancak altınlar tükenince, Emir tekrar fasulye sırığına tırmanmaya karar verdi.
Yine konağa gitti ve adamın eşinden yiyecek istedi. Kadın, önceki hırsızlıktan dolayı şüpheci davransa da Emir’e acıdı ve ona yemek verdi. Dev gibi adam tekrar geldiğinde, aynı sözleri söyledi ve karısı Emir’i tekrar sakladı. Bu sefer adam, altın yumurtlayan bir kazı getirmesini istedi. Kaz her “Yumurtla!” dediğinde altın yumurtluyordu. Adam uykuya dalınca, Emir kazı alıp tekrar aşağı indi. Bu kaz sayesinde annesiyle birlikte zengin oldular.
Bir süre sonra, Emir son bir kez daha şansını denemek istedi ve tekrar fasulye sırığına tırmandı. Bu sefer, adamın eşine görünmeden konağa girdi ve bir sandığın içine saklandı. Dev gibi adam geldiğinde yine aynı sözleri söyledi ancak karısı, Emir’i bulamadı. Adam, altın bir saz getirmesini istedi ve saz güzel melodiler çalmaya başladı. Adam uykuya dalınca, Emir sazı alıp kaçmaya başladı. Ancak saz “İmdat!” diye bağırınca, dev gibi adam uyandı ve Emir’in peşine düştü.
Emir, hızla fasulye sırığından aşağı indi ve annesine bir balta getirmesini söyledi. Fasulye sırığını kestiler ve dev yere düşerek öldü. O günden sonra, Emir ve annesi zengin bir hayat sürdüler ve mutlu yaşadılar.