Üç Küçük Domuzcuk Masalı Oku
Bir zamanlar, anneleriyle birlikte küçük bir evde yaşayan üç küçük domuzcuk varmış. Gün gelmiş, anneleri onlara kendi hayatlarını kurmaları gerektiğini söylemiş ve “Bu dünyada ne yaparsanız yapın, en iyisini yapmaya çalışın” diye nasihat etmiş.
Üç domuzcuk yola koyulmuş ve kendilerine ev yapabilecekleri bir yer bulmuşlar. En küçük domuzcuk, evini samandan yapmaya karar vermiş; çünkü bu, en kolay ve hızlı yöntemmiş. Bir günde evini bitirmiş ve oyun oynamaya başlamış. Ortanca domuzcuk ise evini tahtadan yapmış. Üç gün içinde evini tamamlamış ve o da keyif çatmaya başlamış. En büyük domuzcuk ise annesinin öğüdünü tutarak evini tuğladan yapmaya karar vermiş. Bir hafta boyunca çalışmış ve sonunda sağlam bir ev inşa etmiş.
Bir gün, ormanda dolaşan aç bir kurt, domuzcukların evlerini fark etmiş. Önce en küçük domuzcuğun saman evine gitmiş ve kapıyı çalmış:
“Aç kapıyı, yoksa üflerim püflerim, evini başına yıkarım!”
Küçük domuzcuk korkmuş ve kapıyı açmamış. Bunun üzerine kurt derin bir nefes almış, üflemiş ve saman evi yerle bir etmiş. Küçük domuzcuk can havliyle ortanca kardeşinin tahtadan evine koşmuş.
Kurt, tahtadan eve gelmiş ve yine kapıyı çalmış:
“Aç kapıyı, yoksa üflerim püflerim, evini başına yıkarım!”
Ortanca domuzcuk da kapıyı açmamış. Kurt tekrar derin bir nefes almış, üflemiş ve tahtadan evi de yıkmış. İki domuzcuk hemen en büyük kardeşlerinin tuğladan evine sığınmışlar.
Kurt, tuğladan eve gelmiş ve aynı tehdidi savurmuş:
“Aç kapıyı, yoksa üflerim püflerim, evini başına yıkarım!”
En büyük domuzcuk sakin bir şekilde:
“Ne yaparsan yap, bu evi yıkamazsın!” demiş.
Kurt tüm gücüyle üflemiş, püflemiş ama tuğla evi yıkamamış. Sinirlenen kurt, bacadan girmeye karar vermiş. Bunu fark eden en büyük domuzcuk, şöminede büyük bir ateş yakmış ve üzerine su dolu bir kazan koymuş. Kurt bacadan inerken kaynar suyun içine düşmüş ve can havliyle oradan kaçmış.
Ertesi gün, üç domuzcuk annelerinin yanına gitmişler ve başlarından geçenleri anlatmışlar. Annesinin öğüdünün ne kadar doğru olduğunu anlayan küçük domuzcuklar, o günden sonra her işlerini en iyi şekilde yapmaya özen göstermişler.